Dalıcı - Dönücü Güvercinler

  • ADANA

Dünyada tanındığı ad:   Adana - Dewlap, Wamnentauben

Verilen yerel adlar:  Cins, Yerli, Töme, Tartaç

Türkiye'de yetiştirildikleri yöre:  Adana, Mersin ve çevreleri

Özelliği:  Dalıcı

Yoğun olarak Çukurova bölgesinde yetiştirilen Adana ırkı orijin olarak Arap yarımadasının kuşudur. Diğer ırklarda olduğu gibi başka yörelerdede zamanla yetiştirilmeye başlanmış ve o yörelerinde yetiştiricilik özellikleri ile yeni türler ortaya çıkmıştır. Daha doğru bir anlatımla yeni özellikler bu türe adapte olmuştur. Bilindiği üzere çeşitli renklerde ve boylarda olan bu cins, bazı yöresel özellikleri dışında aynı karakteri taşımaktadır. Yüksek uçup, hızlı kanat çırpıp, 2 yada 3lü havalanma ve hızlı iniş karakteristik özellikleridir.  Yetiştiriciler tarafından aranan özellilerinin başında yüksek uçuş ve hızlı iniş gelmektedir. Ortalama olarak 10 ila 15 dakika havada kalma süresi, 150-200 metre yükselme ve 110-130 km/h iniş hızı iyi bir ırkta gözlenebilir.  Yine ek bir bilgi olarak yaşam süresi 11-13 yıl ve performanslı uçus süresi 8-9 yıldır.

Genel Bilgi: 2-3- aylıktan itibaren terbiye edilmeye başlanır ve 7 aylıktan sonra çiftleştirilir. Uçum yapmak için çoğunlukla erkek kuş idealdir. Ancak dişilerde erkekler kadar başarılı olabilir. Performanslı ve yüksek kalitede uçuş için uçuş ömrü içinde 1 veya 2 defa yaru besletilir. Daha fazlası iyi uçumu etkiler. Dolap denilen iki kuşun sığabileceği yuvalarda beslenir ve geceleri dolaplar kapalı tutulur.

Ayrıntılı Bilgi: Töme (kısa gaga) ve tartaç (uzun gaga) olmak üzere iki tipte Adana cinsi vardır. Tartaç daha çok Adana ve Ceyhan yöresi yetiştiricileri tarafından tercih edilir. Töme ise Tarsus'da yoğun olarak gözlenir. Mersin ve civarinda ise iki tipde yoğun olarak bulunur. Bu cinsin yumurta ve tagrit dönemi olmak üzere iki ayrı uçum dönemi vardır. Tagrit dönemi erkek kuşun dişi kuşa ilgisinin en yoğun olduğu dönemdir ve bu dönemde uçumlar bu irkin tanımlanan tüm özelliklerini sergiledigi şekilde gerçekleşir.  Düz iniş ve makaslı iniş adı altında Adana ırkı kuşlar hünerlerini sergilerler. Düz iniş Adana çevresinde gözlemlenir. Makaslı iniş ise Mersin'in özelliğidir.

Düz inişde kuş çağırıldığı zaman kuş bulunduğu yerden yuvasına doğru pike yapmaya başlar ve donuk bir biçimde yuvaya iner. Makaslı inişte ise önden gelen kuş donuk iner takipci yada takipcileri mutlak suretle yere doğru kanat çırparak inerler. Bazı durumlarda öncü kuşda makas yapabilir. Makaslı inişten dolayı bu tür kuşlar diğerlerine nazaran daha hızlı iniş yaparlar. Bahar ve yaz döneminde yavru alınır. Bu yavrular güvenilir bir yada iki kuş tarafından terbiye edilir.  Terbiye işlemi öncelikle kanat hamlıklarının alınması, nefeslendirme, ikili yada üçlü uçurma alıştırma, yükseltme ve hızlı iniş şeklinde gerçekleştirilir. Bu işlemden sonra kuş öncü ve arkçı olarak uçum özelliğine göre ayrılır ve seyretmeye doyulmayacak uçuş hatına başlar.

  • AZMAN

Türkiye'de yetiştirildikleri yöre: Denizli ve çevresi

Özelliği:  Dalıcı

Denizli Bangosu anadolu kökenli kısa yüzlü güvercin ırklarımızdan biridir. Onlara Denizli ilimizden başka bir yerde rastlanılmaz. Özellikle 1980’li yıllardan bu yana sayıları hızla azalmaktadır. Günümüzde nadir rastlanılan güvercin ırklarımızdan sayılmaktadırlar. Az sayıda yetiştirici tarafından muhafaza edilerek üretim ve ıslah çabaları verilmektedir. Denizli Güvercin Evi Derneği düzenlediği gösteri ve yarışmalarla ırkın geleceğini kurtarma adına çalışmalar yapan tek oluşumdur.

Pamukkale Üniversitesi, Denizli İl Tarım Müdürlüğü ve Denizli Güvercin Evi Derneği gelecekte müşterek çalışmalar yapmak adına işbirliği aşamasındadırlar. Kısa ve geniş gaga yapıları sebebiyle İstanbul Bangoları’nın genetik çalışmalarında kullanılmak üzere yıllar içinde Denizli’den İstanbul’a taşınmış olmaları sayılarını azaltan en önemli unsur olarak bilinir. Fakat bugün onlara İstanbul’da rastlanılmaz. Bununla birlikte İstanbul Bangoları son 20-25 yıl içinde Denizli’de daha kıymetli kabul edilir hale gelince Azman ırkının nesli ciddi anlamda tehlikeye girmiştir. Bugün yaşanmakta olan üzücü durum Denizli’li yetiştiricilerin Azman ırkına tekrar sahip çıkmaları sonucunu doğurduğu için sevindirici bir gelişme olarak değerlendirilmesi isabetli olacaktır.

İstanbul Bangoları ile Azmanlar biçim olarak birbirlerine yakın görünseler de aralarında temel performans farkları da vardır. Azman uçucu bir ırktır, günlük uçuş eğitimleriyle olağanüstü yüksek kondüsyonlara kolayca ulaştırılabilir. Üç beş dakikalık kısa molalar verilerek art arda defalarca gökyüzüne gönderilebilir. Şaşmaz bir sadakat duyguları vardır. Uçuşları sırasında belirli bir zaman dilimi gözetilmez, 30 ile 45 dakika arasında havada kalmaya iştahlıdırlar.

Pırıltıya duyarlıdırlar, pırıltı gösterildiğinde kanatlarını kısarak veya yarı kapatarak dalarlar, dış ortamın uygun olması halinde genellikle salmanın içine iniş yaparlar. Sürekli olarak aynı yere konma alışkanlıkları vardır, istenilmeyen yerlere konmamalarını sağlamak oldukça kolaydır. Ürkek bir yapıları olmasına rağmen eğitime çabuk cevap verirler. Ortalama 10 – 15 bireyden oluşan gruplar halinde uçurulurlar, havada birbirlerinden ayrılmazlar. Uçuş yükseklikleri de eğitime bağlıdır. Her yükseklikte istenildiği kadar kalabilirler. 15-20 km mesafeden evlerine dönmeleri beklenir.

Türkiye’de görülen diğer Anadolu kökenli kısa yüzlü ırklar olan Hünkari, İstanbul Bangosu, Aydın Bangosu, Baska vs. gibi güvercin ırklarından Denizli Bangosu’nu ayıran özellikler Denizli Güvercin Evi Derneği tarafından belirlenmiştir. Bu özellikler Tip ve Duruş, Kafa ve Gaga, Boyun, Renk ve Desen başlıkları altında toplanmıştır.

Tip ve Duruş: Biçimi göze simetrik gelen bir şekildedir. Geniş göğsü öne doğru ve dik durmaktadır. Sırtı kısa omuzları geniş ve düşüktür. Karnı kısa ve iyi ilerlemiştir. Kanatları kısa, sık tüylü, iyice kapalı şekilde ve kuyruğunun üstüne yatık biçimde durmaktadır. Bacakları orta uzunlukta, tüysüz ve iri pullu, parmakları iricedir.

Kafa ve Gaga: Kafa yuvarlaktır, gaga kısmına doğru açı biraz küçülürsede sivrilmez. Yanakları dolu olmalıdır. Alın ve burun üstü tümsek olmamalıdır. Gaga kalın ve kısadır. Gaga ucu aşağı bakar durumdadır. Gaga çizgisi göz altına doğrudur ve göze yakındır. Tüm hatların dişilerde erkeklere oranla incelmesi kusur değildir. Gözler orta irilikte ve koyudur. Göz çevresi dokusu soluk, dar ve ince yapılıdır.

Boyun: Boynu kısa ve dolgundur. İyi gelişmiştir. Boynu ve ensesi arkaya doğru kıvrık vaziyettedir. Boyun ve göğüste gül veya gül izi bulunmamalıdır.

Renk ve Desen: Üç ana renk ve üç ana desene sahiptir. Renkler Siyah, Mavi ve Mor’dur. Desenler ise renkli kanat-kuyruk, renkli kuyruk ve düz beyazdır. Renkli kanat-kuyruklara “Ciba” denir. Cibalarda kanatlar düz bir çizgiyle çevrelenmiş şekilde renkli olmalıdır. Kanat baş teleklerinden itibaren 8-10 tüy beyaz olmalıdır. 6-7 tüy beyaz olursa hata sayılmaz. Beyazların arasında renk olmamalıdır. Cibalarda baldırlar da renklidir. Kuyrukların tamamen beyaz olması yada arada beyaz tüyler bulunması kesinlikle kabul edilmez. Renkli kuyruklarda ise gövdenin tamamen beyaz olması ve kuyruğun beyazlıktan net bir çizgiyle renklenerek ayrılması istenir. Bu renk ayrımı “kesme” tabiriyle ifade edilir. Kuyruk altındaki ince kapak tüylerinde beyazlık istenmez. Düz beyazlarda ise vücudun hiçbir yerinde renk olmamalıdır.

Yarışma Puanlamasında Standartlar :

Kafa Yapısı (20 Puan) Köşesiz, yuvarlak ve armudi olmalıdır. Buna kısaca tokur denir. İstanbul Bangosu’nda görülen çıkıntı ve köşeler ile İzmir – Aydın Bangoları’nda görülen ince uzun veya konik yapı kesinlikle görülmemelidir.

Gaga Yapısı (15 Puan): Kısa ve kalın olmalı, tok durmalıdır. Gaganın kısa ama ince olması değersizdir. Yuvarlak kafa yapısına oturan kalın gaga biraz uzun olsa da tercih sebebidir. Gaga ucu aşağıya doğru keskin bir eğim göstermemelidir.

Göz ve Çevresi (10 Puan): Göz büyük olmamalı, patlak ve dışa çıkık görünmemelidir. Beyaz, renklikuyruk ve renklikanat-renklikuyruklarda göz rengi siyahtan başka bir renk olmamalıdır. Karalıalaca ve göklüalaca gibi renk düzenine sahip kuşlarda göz rengi koyu turuncuya yakın veya gri olabilmektedir. Gözlerde İstanbul Bangoları’nda görülen enseye yırtılma kesinlikle kabul edilmez.

Boyun ve Gerdan (4 Puan: ) Vücutla doğru orantılı olmalıdır. Ne çok dar ne de çok geniş olmamalıdır. Gaga altından itibaren boyun aniden incelmez. Kafa ile doğru orantılı olarak genişleyerek göğsü vücuda bağlar. Göğüs ve gerdan dik duruşludur, kademeli olmamalıdır.

Gülsüzlük (6 Puan): Göğüste gül veya gül izi olmamalıdır. İnce yarık tabir edilen bir iz dahi kabul edilmemektedir. Göğüste bulunabilecek tüy dönmeleri kesinlikle istenilmez.

Kanat – Kuyruk Oranı (6 Puan): Kanatlar ve kuyruk vücutla doğru orantılı olmalıdır. Kuyruk ucuna yakın kanatlar ve bel hizasında kanatlar kabul edilmez.

Ayaklar ve Bilekler (4Puan): Parmaklar ve bacaklar kısa, bilekler kalın olmalıdır. Tozluk görünmemelidir. Ayak tabanları etli görünümlü olmalıdır.

Genel Görünüm (10 Puan): Güvercin sağlıklı, diri görünümlü ve temiz olmalıdır. Azman hareketli bir ırktır.

Duruş (10 Puan): Irka has dik vücut yapısında olmalı, parmakları üzerinde durmalı veya yürümelidir. Azman ırkı vücudunu salmaz, baston yutmuşcasına bir duruşa sahip olmalıdır.

Renk Düzeni (10 Puan): Canlı ve parlak renkli olmalı, kesme tabir edilen renk düzenini taşımalıdır. Azman ana renk desenleri sütbeyaz, renklikuyruk, renklikanat-renklikuyruk ve renklialacadır. Renk tonları genellikle siyah ve göktür. Örneğin karakuyruk bir Azman’ın beyaz gövde rengi siyah kuyruktan düz bir çizgi ile ayrılırsa ve kuyruk altında kapak tabir edilen beyaz tüyler bulunmazsa renk deseni idealdir. Yine Ciba (karakanat-karakuyruk) desenli bir Azman’ın kanat rengi olan siyah renk vücut rengi olan beyaza taşmazsa veya vücut rengi olan beyaz kanat rengi siyaha karışmıyorsa kesme olarak adlandırılır ve idealdir.

Künye (5 Puan): Yarışmaya katılacak güvercin kayıt künyesi taşımalıdır.

Diskalifiye Gerekçeleri: Yarışmaya katılacak güvercinde belirgin göğüs gülü bulunması, kusur gizleme amacıyla tüy yolunduğunun veya boyama yapıldığının tespit edilmesi, parmak, göz vs. gibi organ eksikliği, gaga çarpıklığı, çelenk tamamlamayan yavruların yarışmaya sokulması gibi sebepler diskalifiye gerekçelerindendir. Kuruluş amacı Denizli ilimizden köken aldığı kabul edilen ve yaygın olarak yetiştirilen Dolapçı ile Azman ırklarımızın korunması, geliştirilmesi ve tanıtılması olan Denizli Güvercin Evi Derneği düzenlediği yarışma ve gösteri organizasyonlarıyla amacına uygun olarak faaliyetlerine devam etmektedir.  Öncelikle üstün vasıflı Azman popülasyonunda bariz bir artış gözlenmiştir. Azmanlarda tükenme noktasında bulunan mavi renk ve açılımlarının tekrar elde edilmesine yönelik çalışmalar üniversite destekli olarak yapılmaktadır. Yetiştiricileri tarafından uçum ve sadakat özellikleri ayrıca test edilmektedir. Yakın bir gelecekte uçum ve sadakat yarışmalarının dernek tarafından organize edilmesi planlanmaktadır.

  • BASKA

Dünyada tanındığı ad:   Baska

Verilen yerel adlar:  Kuti, Tanak

Türkiye'de yetiştirildikleri yöre:  Marmara ve Ege Bölgesi

Özelliği:  Dalıcı - Dönücü

Baska güvercinler küçük yapıya sahiptirler.

Marmara ve Ege bölgesinde yetişmiş şimdi ki zamanlarda farklı bölgelerde de bakılıyor.Yüzü ve gagası kısadır oldukça güzel bir görüntüsü vardır .

Uçuş eğitimine göre yüksek seviyede rahatlıkla uçabilecek kapasiteye sahipti Baskaların kanat uç bölgelerinde 2 ve 7 arasında beyaz telek vardır. Bu tür güvercinlerin neredeyse her renkten olanı mevcuttur bulanabilir.

Yavrularına çok sadıktır salındığı halde geri yuvasına dönecek kadar akıllı güvercin çeşitlerinden biridir.

  • BANGO

Dünyada tanındığı ad: Bango  

Türkiye'de yetiştirildikleri yöre: İstanbul

Özelliği: Dalıcı 

Vücudu ve renkleri bir harmoni oluşturarak mükemmel uyumlu bir görüntü oluşturur.Kafa büyük, vücut orantısına ve büyüklüğüne göre kısa kalın bir gaga yapısı vardır. Ağız geniş ve gaga toplu iğne başı görüntüsündedir. Gözler patlak, göz çerçevesi beyazdır. Göğsünde gül bulunur.Ayaklar çıplak ve kısadır. Bango ismi, Galeba ismi verilen martılara benzediği için verilmiştir. Almanya'da KRAUSENTAUBEN İngiltere'de CORTBECKS olarak isimlendirilmişlerdir.

Renkleri: Kırmızı, siyah, mavi, sarı renkleri vardır. Vücutları beyaz, kanat ve kuyrukları renklidir.

Karakteristlik Uçuş Özellikleri : Bangolar uçuş özelliğinden çok, güzellikleri için beslenirler. Düz uçumlu olup, yüksek uçar ve kümesinden pırıltı verildiğinde hızla aşağıya dalarlar. Bu özelliğinden ötürü özellikle dönek besleyen kişiler, döneklerinin daha randımanlı dönebilmesi için mutlaka bir bango ile birlikte uçururlar. Bangolar yaklaşık, 1- 1,5 SAAT uçarlar. Kendi kümesinden kuş gösterildiğinde hemen dalışa geçer ama kesinlikle bir başkasının kümesine bu refleksi göstermez. Kolay kolay yakalanmazlar. Döneklerse tam tersine, aşağıdan verilen her pırıltıya reflekslidirler.Bangoları genelde ılıman iklimi olan bölgelerde beslemek daha doğrudur. soğuk bölgelerde hem sağlıklı üreyememekte, hemde sağlık problemleri ile sık sık karşılaşılmaktadır. Türkiye'de özellikle İstanbul ve İzmir'de beslenmekte olup, eskiden bir çok ilde beslenmekteydi.Aynı nesil Bulgaristan'da da beslenmekte olup, KABAK ismi ile tanımlandırılmaktadırlar. Avrupa'da ise en çok Berlin'de beslenmekte olup, orada da BERLİN BANGOSU olarak adlandırılmıştır. Bu Bangolar genelde mavi kanat olup, üzerinde siyah şeritler bulunmaktadır.

Beslenmesi: Bangolar uçmayan kuşlara ait besin reçetesi ile beslenmelidirler. Aşağıda bu reçete belirtilmiştir. Bezelye 30% Fiğ 10% Soyulmuş arpa 20% Küçük mısır 6% Süpürge tohumu 4% Buğday 10% Darı 20% Bangoların vücutları küçük olduğundan, günde 25 gr. yem beslenmeleri için yeterli olmaktadır. Dönek, kelebek, taklacı, posta gibi orta büyüklükteki güvercinler ise, 30-35 gr., Bağdat ve göğüs şişiren kuşlarsa 50-55 gr. yem ile beslenebilirler.

  • DOLAPÇI

Dünyada tanındığı ad: Dolapçı

Verilen yerel adlar: Oynak

Türkiye'de yetiştirildikleri yöre: Denizli - Isparta - Burdur ve çevreleri

Özelliği:  Dalıcı / Dönücü

Ege bölgesinin doğu ve güney kısımlarında yaygın olarak yetiştirilen Dolapçılar dalıcı ve dönücü bir performans ırkıdır. Yetiştiriciler uzun yıllar öncesinden kendi bölgelerinin tercihlerini esas alarak bazı iyileştirme ve geliştirme çalışmalarıyla Dolapçıları günümüze getirmişlerdir. Grup uçuculuklarıyla tanınan ve her uçuruşta ayrı güzellikler sergileyen Dolapçılar pek çok tatmin edici yönüyle ve problemsiz sayılabilecek yapılarıyla bölgelerinin gözde güvercinleridir. Dönekler ve Kelebeklerle aynı kökenden gelen Dolapçı ırkı kendisini tanımayanlarca Kelebek ile temelde paçasızlık özelliği ile ayrılır. Yine tanımayanlarca ayırım Dönek ırkı ile bu kadar kesin olarak yapılamadığından Dolapçılardan söz edilirken "farklı bir dönek" ifadesi veya buna benzer ifadeler kullanılır. Aynı kökenden gelen ırklar olması yönüyle bu ifadeler doğru sayılsada ayırımı yapacak pek çok temel özellik mevcuttur. Her ne kadar yerde doğal hallerini, gökyüzünde uçuş ve dönüşlerini izlemeyle daha farklı özelliklerini tespit edilebilicek olsanız da aşağıda başlıca farkların yer aldığı Dönek ve Dolapçı karşılaştırması size Dolapçıları tanıtabilecektir.

Fiziksel Özellikler:

Dönek: Basık ve geniş bir gövde, uzun bacaklar, iri ve belirgin ayak pulları, orta büyüklükte çevresi beyaz gözler, paytak yürüyüş, geniş olmayan üstüste binmiş (bindirme) "ters V" formunda kuyruk ve genellikle kuyruküstü yag bezesiz.

Dolapçı: Dik duruşlu uzun bir gövde, kısa bacaklar, orta büyüklükte ve çeşitli renklerde gözler, düz yürüyüş, genişçe duran kuyruk ve genellikle kuyruküstü yağ bezesiz.

Uçuş Özellikleri:

Dönek: Ortalama 30-40 m. yükseklikte kısa süreli uçuş, seyrek ve kendini ileri atarcasına kanat atışları, kayıkta gezebilirlik ve solo uçuculuk.

Dolapçı: Bulut yüksekliğinde uçuş, alıştırmaya bağlı olarak 15 ile 120 dk. arası uçuş, sık ve kuvvetli kanat atışları, kayıkta gezmeme ve grup uçuculuğu.

Dönüş Özellikleri:

Dönek: Pırıltıya duyarlı olarak 45 derecelik açıyla baş sağa yada sola yatık ve göğüs üzerine kanat kuyruk ekseninde yüksek devirli dönüş. Dönüşe girişle çıkış aynı sitile sahip ve dönüşe giriş esnasında kuyruk başın ters tarafına yatık. Sarkma tabir edilen yere dik dönüş görülmez. Dönüş esnasında kanatlar kapalı veya yarı açık.

Dolapçı: Pırıltıyla veya Kelebeklerde görülebilen tarzda pırıltısız boşa dönüş. Dönüş esnasında baş ileride burun üzeri dönerek düşen bir uçağın verdiği görüntüye benzer seri bir sitil. Buna ortada küçük bir boşluk kalacak şekilde yapılan uzun bir helezonda denilebilir. Dönüşünü yere yakınken salmadan verilen pırıltıyla veya yükseklerde pırıltı vermeksizin kendiliğinden gösterir. Yükseklerdeyken verilen pırıltıya çok seri olmayan fakat hızlı ve uzun bir oyunla cevap verir. Havayı yırtan sesi rahatlıkla duyulur. Sarkma tabir edilen yere dik dönüşleri sıkça gösterir. Dönüş esnasında kanatlar tam açık.

Karakteristik Özellikler:

Dönek: Uysal yaratılışlı kolay yönetilir. Hassas ve hastalıklara açık bünyeye sahiptir. Yavru alımında takviye verilmesi halinde daha iyi sonuç alınabilir. Yavrular yetiskinlik öncesi dönüş göstermez. Pırıltıya sıkarak tepki vermeleri beklenir. Yetişkinler uçuş esnasında oturma (bel kırma, balonlama) hareketi yapsalarda pırıltı verildiğinde bu hareketi göstermemeleri beklenir. Olumsuz hava koşullarında veya yetiştirilmesi tamamlanmamış uçucularda kayıplara uğramak olağandır.

Dolapçı: Yetiştirilişinde uysallık hedef alınmazsa ürkek yapısını muhafaza eder. Havada ve yerde yönetilmeye ve eğitime son derece olumlu cevap verir. Sağlam yapılı ve iyi yavru bakıcıdır. Yavrular yetişkinler kadar olmasada ergenlik dönemine kadar kısa ve kıvrak hareketler gösterebilir. Dolapçı oturma hareketini göstermemelidir. Yavrular dahil 15-20 km. mesafeden yuvalarına dönmeleri beklenir, bu dönüşleri kadar aranılan bir özelliktir.

 

Renkler:

 

Dönek: Siyah, mavi, kırmızı gibi gövde renklerinin üzerinde beyaz baş, beyaz kanat uçları ve beyaz kuyrukludurlar. Gövde renginin üzerine dağılmış beyazlıklara da rastlanılır. En yaygın renk tanımları baska, galaca, akbaş-akkuyruktur.

Dolapçı: Genellikle düz renklere ve kaplan (çil) desenlere sahiptirler. Yamalı ve alaca desenlere sahip olanlarıda çokça yetiştirilir. Siyah, mavi (gök), kırmızı, sarı, boz, dağlı, gümüş, zeytini, beyaz gibi düz renklerle üzerleri çilli olanları popülerdir.

Yetiştirildikleri Yöreler:

Dönek: İzmir, Bursa, Denizli, Nazilli, Ayvalık, Keşan ve çevreleri.

Dolapçı: Denizli ve çevresinde tüm renkleri, Isparta, Burdur ve çevrelerinde siyah, mavi renkler ve aynı renklerin kaplan desenlileri, Muğla ve çevresinde sarı ve kırmızı renkler ile altınbaş desenliler. Son yıllarda Uşak ilimizde de kaplan desenliler yaygınlaşmıştır. Genellikle 20-30 güvercinden oluşan ve yanlarına kısa gagalı uçucu ırklar verilerek uçurulan Dolapçılar renk çeşitliliği ve farklı performanslarıyla göz doldururlar. Denizli ve Isparta'da soy takibi yapılarak iyileştirme ve geliştirme çalışmaları devam etmektedir. Dolapçılar hakkında daha fazla bilgi sahibi olmak isterseniz Denizli Güvercinleri sitesinin Dolapçı sayfasını ve Doç.Dr. Türker Savaş'ın Denizli ziyareti izlenimlerinin yer aldığı makaleyi incelemenizi tavsiye ederim.

  • DÖNEK

Dünyada tanındığı ad: Donek - Dunek

Verilen yerel adlar: Selanik - Muradiye

Türkiye'de yetiştirildikleri yöre: İzmir, Bursa, Denizli, Ayvalık, Bergama, Keşan ve çevreleri

Özelliği:  Dalıcı / Dönücü

Fiziksel Özellikler: Orta irilikte ancak oldukca uzun sayılabilecek bir güvercin ırkıdır. 14 adet olan kuyruk telek tüyleri de genellikle normalden uzun ve geniş sayılabilir. Bir çoğunda kuyruk hafifce, kelebeklerde olduğu kadar olmasada, çatı şeklinde iki yana eğimlidir. Kanatlarını kuyruğun üzerinde taşıyan bu ırkta kanatlar uca doğru biraz sivrice ve kanat açıklığı diğer bir çok ırka nazaran biraz daha geniştir (iki kanat ucu arası mesafe), Aynı zamanda uzunca bir gagaya sahiptirler. Kısa sayılabılecek ayaklara sahip olan bu kuşların duruşu neredeyse yere pareleldir. Türkiye'de yetiştirilen döneklerde paça ve tepe görülmez. Son yıllarda sıkca görülmeye başlayan paçalı yada tozluklu olanları, Makedonya (Yugoslavya) döneği ile melezdir. Alaca ve düz her renkte görülen bu güvercinlerde en yaygın renkler beyaz kafalı, kanat uçları beyaz ve beyaz kafalı, kanat uçları ve kuyruk beyazdır. Diğer tarafları genellikle siyah, ondan sonra görülme sıklığına bağlı olarak sırasıyla mavi (siyah şeritli) yada çakmaklıdır. En az rastlananları kırmızı (ressesif) alacalardır. Beyaz kafalı ve uzun kanat telekleri beyaz olanlarına İzmir yöresinde Baska, ayrıca kuyruğu da beyaz olanalarına Galaça adı verilmektedir.

Renklerine görede şöyle adlandırılmaktadırlar; kara galaça, kara baska, mavi galaça vb. Ressesif kırmızıları, ister düz renkte olsunlar isterse alaca, çakal olarak adlandırılmaktadırlar. Göz renkleri genellikle siyah olmakla beraber, yabani göz rengi hariç, diğer göz renklerinede rastlanır. Eşeysel olgunluk (kızgınlık), beslenmeye bağlı olmakla beraber diğer ırklara göre biraz daha geçtir. Aynı zamanda trichomonad ve paramixovirus gibi hastalıklara karşı daha duyarlıdırlar. Yavrulara bakma özellikleri posta ve dewlaplara nazaran kötüdür. Genellikle bir yuvadaki yavrular arasında belirgin bir gelişme farklılığı görülür.

Türkiye'de Bulundukları Yöreler:  Ana yetiştirilme bölgesi Türkiye'nin batısıdır. Buralardada çok yaygın olmamakla birlikte bazı kentlerde neredeyse yalnızca dönek yetiştirilmektedir. En fazla yetiştiricisi büyük kentlerden İzmir'dedir. İzmir'den sonra Bursa'yı ve Denizli'yi sayabiliriz. Özellikle İzmir ve Bursa'da başka ırklarda yaygın olarak yetiştirilmesine rağmen Denizli'de neredeyse yalnızca dönek yetiştirilmektedir. İzmir ve Bursa'da en çok göçmenlerce yetiştirilmektedirler. Bu illerin dışında Ege kıyısında bazı ilçelerde, örneğin Ayvalık ve Trakya'da da Malkara ve Keşan ilçelerinde hemen hemen yalnızca bu ırka rastlanmaktadır. İstanbul'da da hemen her ırkın olduğu gibi çok az sayıda da olsa yetiştiricisi mevcuttur.

Karakteristik Özellikler:  Salındıklarında çok çabuk yükseklik kazanan bu kuşlara yerden kuş gösterildiğinde (pırıltı) kanatlarını toplayarak dalarlar ve bu dalış süresince bir yada bir kaç kez kanat kuyruk ekseninde pervane şeklinde dönerler. Bu ırkta islah hedefi, yüksek hızda uzun mesafe dönüştür. Dönüş esnasında kanatların duruşu kuştan kuşa farklılık gösterir. Bazıları kanatlarını neredeyse vücutlarına yapıştırarak dönerken, büyük bir kısmı dönüş esnasında kanatlarını çeyrek açık tutarlar. Diğer bir kısmı ise kanatlarını oldukça fazla açarak dönerler. Yandan bakıldığında kuşun her dönüşte kendisini çevirttirdiği ve rollerlardan (makaracılardan) farklı olarak, dönüşler arası geçiş, çok hızlı dönüşlerde dahi açıkca belli olur. En iyi dönüş 45 derecelik açıyla daldığında görülebilir. Bu açıdan sapma dalış ve dönüş kalitesini olumsuz olarak etkiler.

Uçurma Eğitimi :  Kümesde ürkek görünen bu kuşların aslında kontrolleri çok kolaydır. Kümes önünde eğer bir kaç kuş varsa yerden kolay kolay kalkmaz. Hatta isterseniz bir gurup döneği bir sopayla sürerek tanımadıkları yerlere dahi götürebilirsiniz. Dışarıdan bir müdehale olmadığı sürece, yani onları aşırı derecede ürkütecek bir şey olmadığı sürece uçmazlar. Ancak bu özelliklerinden dolayı kötü uçucu oldukları sonucu çıkarılmasın. Dönek yavruları diğer bir çok ırka nazaran daha çabuk uçmaya alıştırılabilirler. Hiç uçmamış bir yavru kolayca uçan kuşların ardından yükselebilir. İste bu özellikleri nedeniyle genç kuşlar ilk uçurulduklarında çok dikkat edilmesi gereken bir nokta var. İlk uçuslarında dahi diğer kusları takip edip fazlaca yükselebilirler ancak çoğunlukla aşagıdan kuş gösterildiğinde diğer alışkın kuşlar gibi hızla aşağıya inememektedirler. Henüz çevreyi de yeterince tanımadıkları için çok yüksekten fazla açılmakta ve kaybolmaktadırlar.

Hele hele çevrede başka kuşlar uçuyorsa ve hatta yabani güvercin ve kumrular dahi yavrunun şaşırmasına neden olabilirler. Bu durumda yavru kuşun yanında daha önce uçan kusların ürkütülerek yere inmeleri önlenmeli ve mümkünse daha fazla kuş kaldırılmalıdır. Buradanda anlaşılacağı gibi yavruların ilk uçuşlarında çok yükselmeleri ve açılmaları engellenmeleridir. Bu amaçla fazla uzun süre uçmayan ve çok yükselmeyen başka ırktan kuşlar kullanılabilir. Ancak bu yöntem dahi, daha öncede belirttiğim gibi eğer çevrede kuşların konsantrasyonunu bozacak başka kuşlar varsa, risklidir. Yavru yitirmemenin diğer bir yolu erken uçurmamaktır. Eğer ilk olarak 8-10 haftalik yaşta uçurulurlarsa, yön bulma yetenekleri gelişmiş olacağından ve yerdende olsa çevreyi daha iyi tanımış olacaklarindan kaybolmaları zordur. Bazı ırklarda ilk uçurmanın geç yaşda yapılması uçuş kalitesini ve diğer yetenekleri (takla gibi) olumsuz yönde etkilemektedir. Hatta bu ırklarda 8-10 haftalık yavruların 5-6 haftalıklara nazaran yalnızca havaya kalkmalarını sağlamak bile güçleşir. Dönekler, formda tutuldukları sürece ilk uçurma çok daha geç yaşda yapılsa dahi sorun yaratmaz.

Ergenleşmiş, yani 20-22 haftalık hayvanların dahi uçurulmaları çok kolaydır. Ayrıca geç yaşda uçurma dalış ve dönüş kalitesini de olumsuz olarak etkilemez. Ancak bu dönemde beslenmelerine dikkat edilerek yağlanmaları önlenmelidir. Tüm uçucu kuşlarda olduğu gibi bu ırktada yemin sınırlı tutulması gereklidir. Yağlanma iyi uçan ve dönen kuşlarda dahi dalış ve dönüş kalitesini olumsuz yönde etkiler. Önerim kuşlar aç olduklarında bir öğünde yiyebilecekleri yem miktarinin sabah 1/3'ünü ve akşam 2/3'ünü olmak üzere iki öğünde verilmesidir. Uçan kuşlara ağırlıklı olarak buğday verilebilir. Buğdayla birlikte çok az miktarda kaliteli damızlık yemide verilmelidir.Kuşun kümese bağlanması yani çevreyi tanıma turları bittikten sonra dalış ve dönüş alıştırmasına geçilebilir. Bu amaçla alıştırılacak kuş tecrübeli bir kuşla uçurulmalıdır. Kuşlar yeterli yüksekliğe ulaştıklarında ve ikisininde posizyonlarının inecekleri yere aşağı yukarı 45 derece olduğunda (rüzgar altında), önce her hangi bir işaretle (ıslık, düdük, mendil sallama, el sallama vb.) dikkatlerinin yere çekilmesi gerekir. Bu işaret bir süre sonra kuş için "dalışa hazır ol" anlamı kazanır.Akabinde derhal kuş güsterilerek tecrübeli olan kuşun dalışa geçmesi sağlanmalıdır.

Çok geçmeden tecrübesiz olan da onu takip edecektir. Eğer aynı anda ikiden fazla kus uçurulursa, her ne kadar toplu uçan kuslar olmalarına rağmen hepsinin aynı anda pozisyon almalarının sağlanması güçleşir. Ama havada nerede olurlarsa olsunlar aşağıdaki kuşa (pırıltı) reaksiyon göstereceklerinden istenen dalış ve dönüş sonucu alınamaz. Bazı yetiştiriciler bir kerede bir kuş uçurmaktadırlar. Bu yöntemin avantajı kuşun kontrolünün çok kolay olmasıdır. Ancak dezavantajıda yalnız başına uçan kuşun yeterli yüksekliğe çıkamamasıdır. Alıştırmada pozisyon aldıktan sonra inecekleri yere yani kuş gösterilecek yere mutlaka bakmaları sağlanmalıdır. Zira dalış ve dönüş kalitesi bu durumdan önemli derecede etkilenmektedir. Dönekler uçarken onları iyi izleyebilecek ve onlarında bizi iyi görebilecekleri bir yerde durulmalıdır. Kuşlar uçarken onların bizi göremiyecekleri bir yerde durmamız, daha sonra ortaya çıkıp pozisyon almalarını beklemek boşunadır. Zira pozisyon al işareti kendimiz oluruz ve kuşlar bizi görür görmez dalış için beklemeye ve hatta dalışa geçerler. Bu nedenle daima görünecek bir yerde bulunulmalı ve "dalış için hazır ol" işareti verilmelidir.

  • KELEBEK

Dünyada tanındığı ad: Kelebek , Butterfly Pigeon

Verilen yerel adlar: Saya

Türkiye'de yetiştirildikleri yöre: İzmir, Manisa, Bursa, Balıkesir ve çevreleri

Özelliği:  Dalıcı / Dönücü

Anadoluya has bu güvercin ırkı herhalde tüm Türkiye'de aynı isimle tanınan tek ırktır. Zira diğer birçok ırkın yerel adları yöreden yöreye değişiklik göstermektedir. Bunun yanı sıra Türkiye'de takla'dan sonra en çok tanınan ırktır. Kökeni hakkında bilgi olmamasına rağmen yukarıda saydığım nedenlerle çok eskiye dayandığını söyleyebilirim. Hatta dönek, Makedonya dönegi ve wuta (vouta) gibi dalıcı kuşların köken ırkı olduğu konusunda ciddi kuşkularım var.

Fiziksel Özellikler:  Dönekten daha küçüktür ancak duruşu daha dik olduğu için yüksek yapılıdır. Genel anlamda vücut yapısı, tüm uçucu kuşlarda olduğu gibi geniş göğüslü, ayaklı ve nispeten kısadır. Tam ters "V" görünümündeki kuyruk genellikle 14 telekten meydana gelir. 12'den fazla telekli kuyruklu olan hemen hemen tüm ırklarda olduğu gibi kuyruk üstü (yağ bezesi) yoktur. Kanatlar daima kuyruğun üzerinde taşınır. Uçuş sırasında döneğin sivrimsi görünen kanatlarına nazaran kelebeğin kanat uçları yuvarlakımsı olur. Orta uzunlukta gagaya sahip olan bu kuşlarda kafa yapısı döneğe nazaran biraz daha köşelidir. Yine döneğin belirsiz boynuna nazaran kelebeklerde boyun belirgindir. Göz rengi siyah veya açık renkli (biz çakır diyoruz, yeşilimsi sarı) olabilir. Bazılarında bir göz siyah diğerı açık renkli olabildiği gibi yarısı siyah diğer yarısı açık renkli gözlü bireylere de oldukca sık rastlanmaktadır. Ayakları daima paçalıdır. Kısa paça parmakları güzelce örter. Alman kaynaklarda kelebeklerden tepeli yavruların elde edildiği belirtilmişse de bu ırk tepesiz olarak tanınır Bu ırkın tüy rengi belirgin olarak yetiştirildiği yöreye bağlıdır. Genellikle alaca renkte olan bu kuşlarda düz renklerde görülebilir. Günümüzde Türkiye'de bu ırkta renk harmonisine çok önem verilmektedir. Kafa ve kuyruk renkli diğer yerleri beyaz olanlar renklerine göre kara kafa kara kuyruk, mavi kafa mavi kuyruk veya altinbaş (kafa ve kuyruk kırmızı olanlar) olarak adlandırılmaktadırlar. Ancak bu rengin saf olarak yetiştirilmesi mümkün değildir (bu renkte homozigoti mümkün değil). Bir çift kafa ve kuyruk renkli kuşlardan düz renkli ve beyaz yavrularda elde edilmektedir. Bir düz renkli ile bir beyazdan ise genellikle kafa ve kuyruk renkli yavrular alınmaktadır. Düz renklilerin aralarında çiftleştirilmelerinden ise düz renkli yavrular elde edilmektedir. Yalnızca renkli kuyruklularınada oldukça sık rastlanılmaktadır. Renkli kuyrukluların yine büyük bir kısmında ensede leke yada gaga başlangıcında renkli çizgiler (bıyık) veya gaga altında büyükce leke (sakal) bulunmaktadır. Diğer yandan "akbaş" olarak adlandırılanlarında kafa, kanat uçları ve paça beyaz diğer yanları kırmızı, sarı, mavi veya siyahtır. Bunların siyahlarına dönekte olduğu gibi baska denilmektedir. Diğer bir renklenme ise Kaplan olarak adlandırılan ve beyaz üzerine renkli lekelerin tüm vücutta görülen renk varyetesidir. Eşeysel olgunluğa döneklere nazaran daha çabuk ulaşırlar. Yine döneğe nazaran yavru verimleri oldukca iyidir.

Karakteristlik Uçuş Özellikleri : Solo uçuculuklarıyla tanınırlar. Kalabalık olarak uçurulduklarında arı oğulu gibi karmakarışık uçarlar. Genellikle altlarında uçan kuşlara göre kendilerini yönlendirirler. Uçuş süreleri antremana bağlı olarak yarım ile iki saat arasında değişir. Bunlarda start aldıklarında dönekler gibi çok çabuk yükseklik kazanırlar. Bazı yörelerde yüksek uçuculuklarının tutulmasından dolayı dönekten farklı olarak çok yüksekte nispeten uzun süre kalabilirler. Hatta yükseklikten dolayı gözden kaybolmaları bile mümkündür. Asağıdan kuş gösterildiğinde spiral şeklinde dönerek inerler. Dönüşleri dönekteki gibi pervane şeklinde ve yüksek devirde değildir. Dönüşlerini kendi kendilerine havadada gösterirler. Bazıları takla da atmalarına rağmen takla arzulanmayan bir özelliktir. Yerde tavuklar gibidirler. Kendi kendilerine yerden kolay kolay kalkmazlar. Maalesef son yıllarda renk ve şekil özellikleri uçuş özelliklerine yeğlenir hale gelmiştir. Bu nedenle bazı yetiştiriciler kelebeklerini sadece kümesde yetiştirmekte, uçurmamaktadırlar. Dolayısıyla uçuş özelliklerinin gerilemesinden endişe duymaktayım.

Türkiye'de Bulundukları Yöreler: Dönek gibi Batı Anadoluya has bir ırktır. İstanbulda genellikle kafa ve kuyruk renklileri yetiştirilmektedir. İstanbulda döneğe nazaran çok daha fazla popülerdirler. Bıyıklı, sakallı, akbaş ve başkaları Bursa, Balıkesir ile Manisa illeri ve civari ilçelerde yetiştirilmektedirler. Diğer yandan kaplanlara İzmir ve civarında daha fazla rastlanmaktadır. Döneğin baş ırk olarak yetiştirildiği öteki yörelerdede genellikle ikinci ırk olarak kelebeğe rastlanılmaktadır.